Konservasyon

Konservasyon

2010 yılı Mayıs ayında İtalya’nın Pietramontecorvino (Foggia - Puglia) şehrinde bulunan LA.R.A. Konservasyon şirketi adına çalışan tekstil konservatörü Marina Zingarelli tarafından dünya standartlarındaki bir çalışma ile



başlanılan konservasyonun tüm aşamaları, ülkemiz akademisyen ve uzmanlarından oluşan Bilim Kurulunun kontrolü altında yapılmıştır.



Bilim kurulu çalışmayı şu şekilde özetlemektedir; “Hırka-i Şerif’in konservasyonu sırasıyla; eserin temizliği, buruşuğunun açılması, yıpranmış yerlerinin emniyete alınması, destekleyici kumaş ve bir ped yardımıyla desteklenmesi süreçlerini kapsamaktadır.



Yapılan temizlik, kumaşın sadece yüzeyinde yapılan bir temizleme işlemidir. Bu kapsamda; hassas bir biçimde, çok düşük vakumlu medikal aspirasyon cihazlarıyla eserin lifleri arasından tozun çekilmesi suretiyle uzun sürede ve özenli bir biçimde yapılmıştır. Hırka-i Şerif üzerinde var olan 1400 yıllık toz ve kirler aspire edilmiştir.



Akabinde girişilen buruşuk açma işlemi için soğuk buhar kullanılmıştır.



Konservasyonda ütü kullanılmaz, buhar sıcak da olmamalıdır. Soğuk buharı absorbe eden 1400 yaşındaki lifler hafifçe şiştiğinde buhar verilen bölge çok hassas penslerle düzeltilerek üzerine cam ağırlıklar konulması suretiyle düzleşmeye bırakılır.



Üçüncü aşamada, hırka ile aynı renkte boyanan keten kumaştan aynı boyutlarında bir hırka dikilerek içten giydirilir. Ardından hazırlanan petler eserin içerisine yerleştirilerek hacim verilir. Son iki işlemde amaç; hırkaya taşıyabileceği güçte bir destek verip onu uzun yıllar ayakta tutmaya çalışmaktır.



Konservasyon çalışması sürecinde İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı tarafından eser üzerinde mantar ve bakteri analizleri yapılmış, sonuçlar negatif çıkmıştır. Marmara Üniversitesi Teknik Eğitim Fakültesi Tekstil Bölümü elyaf analizlerini, Türk Kültür Vakfı Doğal Boya Araştırma Geliştirme Laboratuvarları da boyarmadde analizlerini yapmıştır. Boyarmadde analizleri Hırka-i Şerif’in bir çöl bitkisinin kökleriyle boyanmış olduğunu göstermektedir (Amaranthaceae familyasından Haloxylon Persicum bitkisi).



Konservasyon tamamlandığında eser; içerisindeki sıcaklığın, nemin ve ışık oranının hırkayı yüzyıllarca daha yaşatacak şekilde ayarlandığı bir vitrine yerleştirilmiştir.”

Yapılan teknik analizler neticesinde pamuklu kumaştan mamul yüzlerce yıllık bir mazisi olan emanet üzerinde herhangi bir bakteri ve mantar izine rastlanmaması ve bu emanetin işleme tekniğinin girift, zor ve kompleks bir yapıda olması sebebiyle bugün dahi bu incelikte böyle bir işlemenin yapılabilirliğinin şüpheli olması, konservasyon ile ilgli ulaşılan en değerli çıkarımlardan biridir.



Kendilerini Hırka-i Şerif’in hizmetkarı olarak nitelendiren Muhafız Aile’nin Hırka-i Şerif’i gelecek nesillere taşıma kaygısı ile başlatılan bu konservasyon çalışması 2010 yılında başarı ile tamamlanarak, 1851’den günümüze muhafaza edildiği gibi daha nice 1400 yıllar Resul aşkıyla yanan müminlerin ziyaret etmeleri sağlanmıştır.



MUHAFIZ AİLE VE HIRKA-İ ŞERİF VAKFI OLARAK KONSERVASYONDA YER ALMIŞ AŞAĞIDAKİ KİŞİ VE KURUMLARA TEŞEKKÜRÜ BİR BORÇ BİLİRİZ:

- İstanbul Valiliği
- İstanbul İl Özel İdaresi
- Hassa Mimarlık
- İtalyan LA.R.A. Konservasyon Şirketi
- Marina Zingarelli
- Bilim Kurulu Üyeleri
- Anıtlar ve Röleve Müdürlüğü
- Topkapı Sarayı Müzesi
- İstanbul Büyükşehir Belediyesi
- İBB İtfaiye Daire Başkanlığı